MONTREAL ŞEHİR
MERKEZİ
Montreal kent merkezinin çekirdeğini:
Boulevard Rene Levesque ve Sherbrooke Street arasında kalan: Guy St ve St-Denis
Street’in kuşattığı alan oluşturuyor. Burada muhteşem gökdelenler, kültür
kompleksleri ve alışveriş merkezleri ile eski kiliseler, müzeler ve 24 saat
açık şarküteriler bulunuyor.
Şehir merkezindeki gezinize: bir meydandan
başlayın.
SQUARE
DORCHESTER: Burada:
atlı arabalar (hippomobiles) var. Ayrıca: Henry Moore’nin “Uzanan Çıplak”
heykeli ve İskoç şair Robert Burns’un ve Kanada Başbakanlarından Wilfrid
Laurier ile John MacDonald’ın heykelleri var.Sanatçılar ve çiçek satıcıları:
mallarını; bu heykellerin çevresinde satıyorlar. Meydanın güney cephesinde:
yazın hizmet veren bir turizm danışma bürosu var. Ayrıca: 1933 yılında inşa
edilen, kentin en eski gökdeleni olan: Sun Life, burada.
ROYAL BANK
KULESİ: Kanada Ulusal Demiryolu Merkez
İstasyonu ve İ.M.Pei tarafından tasarlanan ve haç şeklinde birbirini kesen bir
kule.
MARİE-REİNE-DU-MONDE:
Katolik katedralidir.
YER ALTI
KENTİ:Ville-Marie. Dünyanın en
büyük yer altı kompleksi olarak kabul edilir. Montreal şehrinde, Quebeck kışına
bulunan bir çözümdür. Bu muazzam yer altı kenti: 5-6 ay süren kar ve buza karşı
kendini koruma derdindeki 500.000 yaya: dükkanları, sinemaları, gece kulüpleri,
lokantaları ve kafeleriyle, tamamen alternatif bir kent olan, yer altı kentinde
zaman geçirir. Otel sakinleri: burada, kış aylarında, bütün geceyi paltosuz olarak
geçirebilirler. İşin en ilginç yanı, Temmuz ayının bunaltıcı günlerinde bile,
burası yine de popülerliğini kaybetmez. Metro ile birbirine bağlanan yer altı
geçitleri: kentin bir ucundan diğerine, 30 km. kadar uzanır.Metro ile, tüm
alışveriş merkezlerine ulaşabilmeniz mümkün. Hatta: yerin üstüne hiç çıkmadan,
akşama kadar, yeraltında dolaşmak, eğlenmek, karın doyurmak mümkün. Birçok
otelin girişi de: yeraltında. Yeraltında; tam 1700 mağaza var. Ayrıca: yüzlerce
ofis, onlarca sinema, restoran, tiyatro hatta birkaç da kilise var.Ancak: yine
de, kar yağışına rağmen, bir sürü insan; üst dünyada: acelesiz, telaşsız konuşa
konuşa yürüyüşlerini sürdürüyorlar.
DENİS STREET: Burası, aynı zamanda Montrealin kültür
merkezlerinden biri. Kent kütüphanesi, en eski tiyatro, sinematek, bu caddede
bulunuyor. Yolda yürüyen kalabalıkları, daha çok gençler oluşturuyor.
RUE STREET
CATHERİNE: Yerin
üstünde, büyük mağazaları, sinemaları, turizm şirketleri, şarküterileri ve
barlarıyla, kentin başlıca alışveriş caddesidir.
CHİRİST
CHURCH: Anglikan katedralidir.
CRESCENT
STREET: Montreal’in en çok rağbet edilen
butiklerinin ve bistrolarının bulunduğu caddelerden biridir. Taştan yapılma,
Victoria dönemi sıra evler yıkılmaktan kurtulmuş ve yenilenerek, sıra dışı
dükkanlara, sanat galerilerine ve bekar barlarına dönüştürülmek üzere, parlak
renklere boyanmıştır.
SALLE
WİLFRİD-PELLETİER: Montreal
Senfoni Orkestrasının evi konumundadır.
PLACE DES
ARTS: Burada: sanat ve ticaret iç
içedir. Bir konser salonu, 2 tiyatro ve oda müziği sunulan bir resital salonu
var.
CHİNATOWN
JEAN-TALON
MARKET: Montreal’in “Little İtaly”si. Kentin,
en iyi İtalyan lokantaları buradadır.
LE PLATEAU: Bu semt, Kuzey Amerikanın en bohem
yerlerinden biridir. Bar, restoran ve cafe doludur.
AVENUE DU
PARC: Kentte yaşayan, 50.000 kadar Yunanlılar
burada kafe ve taverna işletirler.
ST.JOSEPH
KİLİSESİ: Cote-des-Neiges üzerinde;
Westmount’un ardındaki kent silüetine egemendir. Her yıl 2 milyon Katolik hacı buraya gelir. 13.000 kişinin aynı anda
girebildiği, devasa tapınak, Muhterem Andre’nin güçlerini yadeder. 1845 yılında
yoksul bir Quebec’li ailenin, 12 çocuğundan biri olarak dünyaya gelen: Muharrem
Andre: Kutsal Haç cemaatinin manastırının kapıcısıydı. Kendisinin inşa ettiği
ve bugünkü kilisenin yanında, hala ayakta duran küçük bir ahşap şapelde:
hastalara şifa dağıtıyordu. 1937 yılında yapılan cenaze törenine 1 milyondan
fazla insan katılmış. Mezarı: kilisenin kriptasındadır. Kilisenin: modern iç
mekanının parlak ve havadar sadeliğinin kadını çıkarmak için, en güzel zaman org
resitallerinin verildiği, Pazar günü öğleden sonradır.
OLİMPİYAT
PARKI: Parkın ortasında Olimpiyat
Stadyumu var. Burası: 70.000 seyirci kapasiteli. Günümüzde, burada: Montreal
Expos beyzbol takımının maçları ve rock’n roll konserleri düzenleniyor.
CASİNO DE
MONTREAL: Restoranlarda ve oyun
salonlarındaki oyun masalarında; eğlenceye doyabilirsiniz.
ILE
NOTRE-DAME: Ste-Helene
Metro istasyonundan başlayan bir köprü ile, bu adaya ulaşılır. Bir adadır.
Grand Prix motor yarışları pistinin ortasındaki “Les Floralies” çiçek parkıyla
ünlenmiştir. Adanın güney ucundaki Victoria Köprüsünü geçince, büyük
St.Lawrence Denizyolunun kilit noktası olan “St. Lambert Lock”un etkileyici
manzarasını görmek için, bir gözlem kulesi var, buraya tırmanabilirsiniz.
HABİTAT
APARTMAN KOMPLEKSİ: İsrail
doğumlu mimar Moshe Safdie tarafından , Expo 67 için tasarlanmıştır. Victoria
köprüsünün kuzeyindeki, Cite du Havre’da bulunuyor. Sakinlerine: nehir ve
ada manzarası sunuyor. Bir çocuğun, oyun oynarken dağıttığı bloklara benzeyen
kompleks; çeşitli boyut ve kompozisyonlarda, 158 ev oluşturmak için, 354 beton
kutu kullanılarak inşa edilmiş, ilginç bir tasarımdır. Bu beton bloklar: vinçle
kaldırılarak, yerlerine yerleştirilmişler.
MCGİLL
ÜNİVERSİTESİ: Dünyanın en
saygın üniversitelerinden biri olarak kabul ediliyor. Montreal’de, İngilizce
eğitim veren üniversitedir. İskoçyalı kürk tüccarı James McGill tarafından:
19.yüzyıl başlarında kurulmuştur. 15.000 öğrenci kayıtlıdır. Özellikle:
mühendislik ve ezzacılık fakülteleriyle tanınmıştır. 1969 yılında: Quebeck’li
ayrılıkçılar: üniversiteyi Fransızca konuşulan bir kurum haline getirmek üzere,
şiddetli gösteriler düzenlemişler, fakat başarıya ulaşamamışlardır. Universite
de Montreal ve Universite du Quebec’te eğitim dili Fransızca, Concordia kentin
İngilizce eğitim veren diğer üniversitesidir.
UNİVERSİTE
DU QUEBEC: Montreal’in
Fransızca konuşan öğrencileri: rue St-Denis’deki: kafelerde, barlarda ve
kitapçılarda buluşurlar. Burada ve ağaçların gölgesindeki: Square St-Louis’deki
güzelce onarılmış, süslü Victoria dönemi malikaneleri ile demir merdivenli sıra
evler, üniversitenin kırmızı tuğladan, modern bloklarıyla, görsel zıtlık
oluşturur.


Meydanın batı ucundaki: rue Prince-Arthur:
butiklerin ve lokantaların bulunduğu, sevimli bir yaya yoluna dönüştürülmüş. Bu
cadde: aynı zamanda, kentin caz ve folk müziği dinlenebilecek, canlı gece
mekanlarındandır.
Montreal, Kanada
Nüfusu: 3.1 milyondur. Toronto’dan sonra, ülkenin en kalabalık
kentidir. Amerika kıtasındaki hiçbir kente benzemiyor. Avrupai bir
dokusu var. Dünyanın en gözde sanat ve kültür merkezlerinden birisi.
Quebec eyaletinin en büyük kentidir. Ottowa ve St.Lawrence ırmaklarının
kesiştiği yerdeki, bir ada üzerinde kurulmuştur.
Montreal balkonlarında: küçük çaplı yurtseverlik gösterileri, asılmış
bayrakları sıkça göreceksiniz. Çünkü Qubec’lilerin: ayrılıkçı
görüşleri ağır basıyor. Parklarda ve sokaklarda ağaçlar üzerinde sincapları görebilirsiniz. Bizim ülkemizde olduğu gibi sokaklarda sahipsiz kedi ve köpek yok.
Montreal denilince; buranın dünya çapında tanınmasına neden olan iki
etkinlik söz konusudur. Bunlar; 1967 yılında yapılan “Expo Fuarı” ve
1976 yılında yapılan “Olimpiyat Oyunları” dır.
ULAŞIM:
Pierre Eliot Trudeau uluslar arası havaalanı: şehir merkezinin 22 km.
batısındadır. Bu mesafa: 20 dakikada alınıyor. Buradan: taksi ile şehir
merkezine ulaşım, yaklaşık olarak 38 dolar civarındadır. Ayrıca:
Aerobus otobüsleri de var. Bunlar ile şehir merkezine ulaşım: 15-25
dolar arasındadır.
DİĞER ŞEHİRLERE UZAKLIK:
Montreal-Quebec arası: 257 km., Montreal-Ottowa arası uzaklık: 204
km. ,Montreal-Toronto arası uzaklık: 546 km. Montreal-Boston arası
uzaklık: 512 km. Montreal-New York arası uzaklık: 608 km.
Montreal-Chicago arası uzaklık: 1363 km. dir.
ŞEHİR İÇİNDE ULAŞIM:
Aslında: bu küçük ada şehrinde, yürüyerek, birçok yeri
gezebilirsiniz. Kentin çevresinde: hava almak için en uygun yol ise,
toplu taşıma. Metro: hızlı, güvenli ve temiz. Bisiklet, bu şehirde tam
bir tutku. Şehirde: 350 km. uzunluğunda, bisiklet binilebilecek parkur
var.
DİL:
Montreal’de: iki dil konuşulur. Onlara kibarca “bonjour” demediğiniz
sürece, birçoğu bunu gurur meselesi yaparlar. Kamuya açık yerlerdeki tüm
işaretler, Fransızcadır. Paris’in
ardından: dünyada Fransızca konuşulan en büyük ikinci kent’tir.
Birbirine düşman iki dil burada dost olmuşlar. Fransızca inatları yok,
İngilizce konuşmaktan gocunmuyorlar.
İKLİM:
Hava durumuna, havanın aşırı soğuk oluşuna kanıp, en kalın
giysilerinizi giymek durumunda kalırsanız yanılırsınız. Çünkü: lapa lapa
kar yağmasına, nehirlerin ve göllerin donmasına rağmen, hava üşütmüyor.
Onun için: kat kat giyinirseniz, terden sırılsıklam olma olasılığınız
çok yüksek. Soğuk kış günlerinde: kent, yerin altına çekiliyor.
Kışları: zaman zaman hava sıcaklığı eksi 45 dereceye kadar iniyor.
Kar kalınlığı ise 30 cm. geçiyor. Yazları ise, muhteşem kurak bir yer.
Yani: tam bir karasal iklim haküm.
TASARIM:
Şehrin tasarımı için: 2006 yılında, UNESCO tarafından, “Tasarım
Ödülü” verilmiş. Dünya üzerinde, bu ödüle layık görülen, diğer iki şehir
ise: Berlin ve Buenos Aires.
TURİZM:
Gezilmesi keyif veren, kozmopolit semtleriyle: çok geniş bir alana
yayılır. Bu semtler ulaşmanın en iyi yolu: taksi, otobüs ya da metrodur.
Gündüz trafiğinin arapsaçı olması ve park sorunu yüzünden, kendi
aracınızı, yalnızca kent dışına yapacağınız gezilerde kullanmanızı
öneririm.
MONTREAL İNSANLARI:
Bu şehirde: 80’den fazla etnik gurup yaşıyor. Çok kültürlü olmak
konusunda, dünya çapında üne sahip. Ancak: 5000 civarında evsiz ve
binlerce sığınmacı ve göçmeniyle, şehir, Kanada’nın gelir dağılımına
göre, en yoksul, ama sosyal hareketliliği ile en canlı kenti. Bu kadar
çok gülümseyen insanın bir arada bulunduğu, başka bir şehir
göremezsiniz. Şehir halkı, çok mutlu, biraz sarhoş, biraz kaçık.
MONTREAL' DE TÜRKLER:
Montreal’de yaklaşık 10 bin Türk yaşıyor. Bu da: yaklaşık 3 bin aile
ediyor. Kentte: değişik Türk dernekleri kurulmuş. Her toplumsal kesim,
kendi derneğini kurmuş. Montreal Türk Derneği; bunlardan en büyüğü.
Derneğin: camisi, kasabı, berberi var. Tabii bir de Türk kahvesi var.
Deniliyor ki, şehirde yerleşik Türklerin doğu Denizlili. Öyle ki,
Kanada, Denizliden fazla insan gelmeye başlayınca, Türkiye’ye vize
uygulamaya başlamış ve bir daha da kaldırmamış.
MONTREAL' DE EĞİTİM:
Montreal, bir üniversite kenti. Buradaki 4 üniversitede, tam 125 bin
öğrenci var. Dünyanın dört bir yanından gelen bu öğrenciler: kente
dinamizm ve renk katıyorlar. Ünlü McGill Üniversitesi kampusları, derslikleri, evleri,
kütüphaneleriyle, kentin dört bir yanına yerleşmiş. Üniversite
binalarının önleri, bisiklet pazarını andırıyor.
Kentte tam 660 km.
uzunluğunda, bisiklet yolu var.
Son olarak; Her şehrin kendisine has bir kokusu vardır. Montreal’de:
kahve ve karamel kokuyor. Juliette et chocolat adlı, dünyanın en güzel
sıcak çikolatasının yapıldığı şehir.
Montreal ve diğer Kanada şehirleri hakkında detaylı bilgi ve danışmanlık için ALS STUDY Yurtdışı Eğitim Danışmanlığından Kanada Göçmenlik uzmanı Aylin Karataş ile iletişime geçiniz. 0212 259 60 75 - www.alsstudy.com.tr
http://alsstudy.com.tr/gocmenlik/kanada-gocmenlik.html
http://alsstudy.com.tr/dil-okullari/kanada-ingilizce-dil-okullari.html
http://alsstudy.com.tr/gocmenlik/avustralya-gocmenlik.html